Türkiye’nin en önemli doğal varlıklarından biri bitki çeşitliliği ve zenginliğidir. Yaklaşık üçte biri endemik yani ülkemize özgü olan, bu bitkiler tüm Avrupa Kıtası’nda yaşayan bitki türü sayısına hemen hemen eşittir.

Bitkileri, bilimsel kıstaslara göre anlatan eserlere, ülkelerin “Florası’’ denir. Bu eserler bitki zenginliğinin tanıtılmasında, korunmasında ve gelecek nesillere aktarılmasında son derece önemli rol oynamaktadır. Floraların bu fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için ihtiva ettiği bilginin sadece akademisyenler veya bitki türleriyle ilgilenen meslek mensupları tarafından kullanılması kâfi değildir. Toplumun da istifadesine sunulması gerekir. Bunu sağlamanın öncelikli şartı ise yazılan eserlerin o ülkenin ana dilinde neşredilmesidir.

Türkiye, çok zengin biyoçeşitliliğine rağmen maalesef bunu anlatmak, özellikle kendi insanının istifadesine sunmak noktasında sıkıntılar yaşamıştır. Türkiye Florası hakkında ilk eser 19. asırda 6 cilt ve Lâtince olarak İsviçreli Botanikçi P. E. Boissier tarafından kaleme alınmıştır. Bir diğer önemli çalışma ise 20. asrın ikinci yarısında P. H. Davis öncülüğünde 11 cilt ve İngilizce olarak hazırlanan ve ancak 40 yılda tamamlanabilen ‘‘Türkiye ve Doğu Ege Adaları Florası’’ adlı eserdir. Bu iki çalışma, temel kaynak niteliğinde olmakla beraber başka dillerde yazıldığı için floramızın insanımıza aktarılmasında yeterince faydalı olamamıştır.

Öte yandan, eserlerden sonuncusunun tamamlanmasının üzerinden 20 yıl geçmiştir. Bu süre zarfında ülkemizde botanik araştırmaları ciddi ivme kaydetmiştir. Bu sayede daha önce hiç bilinmeyen yeni bulgulara ulaşılmış, akademik düzeyde Türkiye bitkileri ile ilgili bilgilerimiz de genişlemiştir. Ülkemizde ortalama her 10 günde farklı bir tür keşfedilmektedir. Bu nedenle, bilim insanlarımız, bitki çeşitliliğimiz hakkındaki bilgileri güncelleyerek, yeniden, ama bu sefer halkımızın da yararlanacağı şekilde “Resimli Türkiye Florası” adlı projeyi başlatmışlardır. Türkçe olarak hazırlanan ve kendi alanında bir ilki temsil eden bu çalışma Cumhurbaşkanlığınca himaye edilen projeler kapsamına alınmıştır.

Resimli Türkiye Florası, şimdiye kadar ülkemiz bitkileri ile ilgili yayınlanan iki eserden farklı olarak, tamamen Türk botanikçileri tarafından hazırlanmakta ve Türk bitki ressamları tarafından resimlendirilmektedir.

Cumhuriyetimizin 100. yılı olan 2023’te, 30 cilt olarak plânlanan bu projenin 10 cildinin tamamlanmasını ve aziz milletimizin istifadesine sunulmasını hedefliyoruz.

Şüphesiz bir zenginliğe sahip olmak kadar onu kaydetmek, muhafaza etmek ve yeni kuşaklara en güzel şekilde aktarmak da önemlidir. Resimli Türkiye Florası, ülkemizin botanik çeşitliliğinin kayıt altına alınması noktasında atılmış çok kıymetli bir adımdır. Bu anlamlı projenin hayata geçmesine öncülük eden Ali Nihat Gökyiğit (ANG) Vakfı ile projenin yönetimini üstlenen Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi ve Flora Araştırmaları Derneği’ne teşekkür ediyorum. Özverili çalışmalarıyla eserin içeriğine katkı sunan tüm bilim insanlarımızı ve ressamlarımızı da gönülden kutluyorum.

Recep Tayyip Erdoğan
Cumhurbaşkanı