Resimli Türkiye Florası’nın yazım plânı, Türkiye’nin bitki çeşitliliğinin kısaca tanıtılması ve bu çeşitliliğe katkıda bulunan coğrafya, yer şekilleri, jeoloji, paleocoğrafya, toprak, iklime ait özet bilgilerin yer aldığı birinci cilt 2014 yılı içinde yayınlanmıştı. Birinci ciltte Anadolu florası üzerine yapılan çalışmaların tarihi, Davis’in Flora of Turkey and the East Aegean Islands (1965-2000) adlı eserin yazarları, esere katkıda bulunanlar ve yazılış hikayesine ilişkin özet bilgiler de verilmiştir. Ayrıca ciltte Türkiye’de yetiştirilen bitkiler, halk botaniği (etnobotanik), Davis’in eserinde yer alan eski yer isimlerinden tespit edilenlerinin bugünkü karşılıkları, Resimli Türkiye Florası’nda yer alacak bitki taksonlarının betimlerinde kullanılacak Türkçe terimler, açıklamaları ve en nihayetinde ise 2013 yılı sonuna kadar Türkiye florası ile ilgili yayınlar sıralanmıştır.
Elinizde bulunan 2. Cilt ile Türkiye florasında yer alan Damarlı Bitki öbeklerinin yazımına başlanmıştır. Başka bir ifade ile bu cilt asıl flora yazımının başladığı cilt olarak ifade edilebilir. Geçmiş yıllarda ilki 19. Yüzyılın ilk yarısında İsviçreli botanikçi Boissier’in 6 ciltlik Flora Orientalis (Şark Florası, 1867-1888) ve ikincisi yazımına 1965 yılında başlanan ve 2000 yılında 11. Cilt ile tamamlanan Davis’in Flora of Turkey and the East Aegean Islands (Türkiye ve Doğu Ege Adaları Florası, 1965-2000) Türkiye bitkileri üzerine yazılmış temel eser niteliğindedir. Ülke florasını kapsayan üçüncü temel eser niteliğindeki “Resimli Türkiye Florası”nı bu eserlerden ayıran ana fark, bilimsel kalitesinden ödün verilmeksizin Türkçe dilinde ve resimli olmasıdır. Tüm bilginin okuyucu ile daha kolay buluşabilmesi için elektronik bir Flora da hazırlanmış ve
Yazarlar, yazım kuralları doğrultusunda bizzat sorumlu oldukları bitkilere ait yurtiçi ve yurtdışı herbaryumlarda muhafaza edilen, Türkiye’den toplanmış örnekler üzerinde çalışmış; bu bitkilerin sınıflandırmalarını çağdaş yöntemlerle gözden geçirmiş; ortaya konulan taksonların doğru isimlerini belirlemek üzere literatür çalışmalarında bulunmuşlardır.
Yazarlar tarafından oluşturulan metinler bilim editörlerince incelenmiş, bazen bir metin yazarlar ve editörler arasında mekik dokumuştur. Taksonların betimlerinin yazılmasında Resimli Türkiye Florası’nın birinci cildinde verilen terimlerden yararlanılmış; bunun yanında bitki örneklerinin incelenmesi sırasında karşılaşılan ve önceden belirlenen terimlerle ifade edilemeyen özelliklere ilişkin terminoloji ekibince çalışmalar yapılmıştır. Türlerin resimlerinin hazırlanması için resim editörleri tarafından ressam ataması yapılmıştır. Bu sürecin sağlıklı işlemesine internet ortamında oluşturulan “İş Takip Sistemi” büyük kolaylık sağlamıştır. Bu sistem, ressamlar tarafından çizilerek sisteme yüklenmiş resimler üzerine yazar ve resim editörlerinin önerilerde bulunmasına imkân vermiştir.
Resimli Türkiye Florası’nın yazımının plânlanmasından itibaren bitki çiziminde görev alacak ressamların yetiştirilmesi için birçok kurs düzenlenmiştir. Bu sayede ülkemizde çok sayıda yetkin bitki ressamı yetiştirilmiştir. Hazırlanan resimlerin, sanatın bilimin yaygınlaştırılmasına yaptığı katkı özelliği ile bitki bilgisinin topluma aktarılmasına yardımcı olacağı kuşkusuzdur.
Resimli Türkiye Florası’nın ikinci cildinin tamamlanması tek başına editörlerin, yazarların ve ressamların başarısı olmamıştır. Flora yazımı için gerekli donanımlara sahip bir merkeze ihtiyaç bulunmaktadır. Ali Nihat Gökyiğit Vakfı (ANG Vakfı) tarafından oluşturulan ve desteklenen Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi (NGBB) bu gereksinimi karşılamıştır. NGBB’nin imkânlarının kullanılması yanında, floranın yazılmasına yönelik tüm maddi kaynak ANG Vakfı tarafından karşılanmıştır.
Resimli Türkiye Florası’nın ikinci cildi aynı zamanda hem editörlerin, hem ressamların hem de yazarların birçok açıdan tecrübe kazandığı bir eser olmuştur. Bu cildin tamamlanmasında elde edilen birikim ve özgüven bundan sonra geriye kalan 28 cildin tamamlanmasında yol gösterici olacaktır. Cilt, aynı zamanda tamamen yerli botanikçi ve ressamlarının ortak çalışması ile ortaya konan ilk eser olması nedeniyle de Türk botaniğinin ulaştığı seviyenin de bir simgesi niteliğindedir.
Adil Güner
Editörler Kurulu adına